Çankaya Belediyesi Zülfü Livaneli Kültür Merkezinde 5 Nisan-21 Mayıs 2021 tarihleri arasında gerçekleştirilen Kumbaramdaki Oyuncaklar Oyun Bahçemde (KOOB) sergisinin tasarımdan itibaren tüm sürecini anlatan aynı zamanda koleksiyonu da içeren kitabı 18 Mayıs Müzeler Gününde Ankara Oyuncak Müzesinde gerçekleştirilen tanıtım etkinliği ile ilgileriyle buluştu.
Kitap içerisinde Ankara Oyuncak Müzesi, Müze Kumbaram ve BirKültür Girişim Platformunun eşsiz eserlerinin yanı sıra, sergide gerçekleştirilen eğitim ve etkinliklerin içeriğine, alanında uzman akademisyen ve eğitmenlerin nitelikli, bilgilendirici ve geliştiren yazılarına, sanatçı, koleksiyoner, uzman ve ziyaretçi gözüyle değerlendirmelere de erişilebiliyor. Sergi küresel salgın döneminde gerçekleşmiş, deneysel sergi yaklaşımıyla sürekli gelişen ve günceli yakalayan yapısıyla müze ve sanatseverlerle buluşmanın yenilikçi yöntemlerini geliştirmişti. Yayın da haliyle bu salgının kazanımları üzerine şekillendi. Kitabın içinde yer alan karekodlar okuyucuyu kimi zaman bir eserin öyküsüne, bazen içeriğinden başka bir sergiye yönlendirirken kimi zaman da kıymetli bir söyleşinin merkezine yaklaştırıyor. Okuyucunun ziyaretçi kavramına evrilmesiyle sergi yeniden ve yeniden yaşamaya devam ediyor. Kitabı elinize aldığınızda üzerinde yer alan müze bileti size oyun bahçesinin kapısını aralarken serginin derinliklerine uzanan etkileyici yolculuğunuza da eşlik ediyor.
Kitabımıza https://store.karmapol.com/ adresinden erişebilirsiniz.
Arka kapaktan…
“Şimdiye dek yaşadığınız en ilginç müze ve sergi deneyimini anımsıyor musunuz?
Kumbaralarımızı, oyuncaklarımızı anımsamak, çocukluğumuza doğru büyülü ve sevinçli bir yolculuk… Tam hazırlanmışsınız kumbaralar ve oyuncaklarla dolu bir sergiye gitmek üzere evden çıkacaksınız ki görünmez bir el sizi içeri doğru itiyor. Şaşırıp kalıyorsunuz. Üstelik müzelerin kurucuları ve serginin hazırlayıcıları da şaşıp kalıyor bu işe. Siz kapıyı kapatıp üzgün ve biraz da küskün halde koltuğunuza dönerken onlar mucizeler yaratıyorlar. Hooop, müze evinize geliyor.
Ah hiç olur mu öyle şey? Olur tabii…
İşte bu kitap, o masalsı olasılığın nasıl gerçekleştiğini anlatıyor. Bugüne dek gezdiğiniz birçok müze ve sergiden çok farklı bir öyküyü gün gün, an an aktarıyor. Böylece hiç gidemediğiniz ve artık gidemeyeceğiniz bir sergiyi evinizden gezebilmenizi, bir oyun bahçesinde ve bir müzede özgürce nefes alabilmenizi sağlıyor. Bütün olanaksızlıkları akılla, gönülle, bilimle, sevgiyle aşarak sergiyi nasıl kurup topladıklarını canla başla anlatan harika bir ekiple çocukluğumuza doğru o büyülü yolculuğa çıkarken 21. yüzyılın çağdaş müzecilik anlayışının sınırsız yaratıcılığına da yelken açıyoruz.
Gonca Gökalp Alpaslan ”
