KAĞIT ESERLERDE BİYOLOJİK TAHRİBAT NEDİR? NASIL KORUMA ÖNLEMLERİ ALINIR?
Ülkemiz kağıt eserler açısından zengin bir ülke. Bizans, Selçuklu, Osmanlı, Cumhuriyet dönemleri olmak üzere günümüze birçok eser koruma yöntemleri sayesinde ulaşmıştır. Biyolojik tahribat eserlere büyük ölçüde zararlar vermektedir. Biyolojik tahribatın bir çok çeşidi vardır. Çoğunlukla mikroorganizmalar, sporlar ve böceklerden oluşmaktadır.
Kağıt eserlerde ve kitaplarda biyolojik tahribat, mikroorganizmalar (bakteri ve mantarlar), kağıt güveleri, kitap kurtları, kitap bitleri, hamam böcekleri, termitler, kemirgenler nedeniyle olur.
Kağıt güveleri, resimli ve aharlanmış kağıtları sever, özellikle nişasta veya tutkal kullanılmış bölgelerden kağıda zarar verir. Güçlü dişleri olmadığından kağıtta yüzeysel tahribata neden olur. Tahribat; kemirme belirtisi olmayan ve yüzeye yayılmış küçük delikler şeklindedir. Gün ışığını sevmediklerinden yumurtalarını kuytu ve karanlık yerlere veya kitap içerisinde açtığı boşluklara bırakır. Yaşadığı bölgede dağınık halde koyu renkli küçük dışkılar, pullar ve sarı lekeler bırakır.
Kitap kurtları, kağıt eserlerle beslenen larva-kurtçuk-böcek yaşam döngüsüne sahip canlılardır. Kağıdın yanı sıra birçok malzemeyi tahrip eden kitap kurtları yumurtalarını cilt yüzeyine yakın yerlere veya sayfaların uç kısımlarına bırakır. Larvalar kitabı yiyerek kitabın içerisine doğru ilerler. Kitap kurdu üremeye hazır hale geldiğinde yüzeye çıkarak böceklere dönüşür. Tek amacı uygun bölgeyi bularak yumurtlamak olan böcek, maksimum bir aylık süre zarfında görevini tamamlayarak ölür. Kitap kurtları yaşamlarının tamamına yakın bir bölümünü kitap içerisinde geçirdiği için teşhisi ve mücadelesi zordur. Yaz aylarında aktif olan kitap kurtlarının özellikleri kitap üzerinde 2-3mm çapında delikler oluşturmalarıdır.
Kitap bitleri, dünyanın çeşitli bölgelerinde görülebilen kitap bitleri 1-2mm büyüklüğünde, açık renkli böceklerdir. Yaz aylarında ve nemli bölgelerde sayıları hızla artabilen kitap bitleri eserlerin tutkallı yerlerini veya ciltlerini yerler. 15 günde yumurtadan çıkan kitap bitlerinin yaşam süresi 24 ila 110 gündür. Bağıl nemin %60’tan düşük olduğu ortamlarda yaşayamayan kitap bitlerinin kağıt eserlerdeki tahribatı, boyutları ile orantılı olarak azdır. Ancak uzun vadede büyük oranda tahribata sebep olurlar.
Hamam böcekleri, Nemli bölgelerde yaşarlar. Hamamböcekleri kitapların kenarlarını kemirerek diğer böceklere nazaran oldukça büyük parça kayıplarına neden olurlar. Hamamböceklerince yapılan tahribat, tahrip olan bölgedeki küçük kemirme izlerinden anlaşılabilir. Ayrıca koyu renkli pislikleri hamamböceklerinin karakteristiğidir.
Termitler, tropikal iklimlerde yaşarlar. Termitlerin temel besin kaynağı selülozik materyallerdir. Termitlerin zorunlu kalmadıkça açık ortamlara çıkmaması nedeniyle tahribatları çok geç tespit edilmektedir. Tespit edildikten sonra yuvaları bulunup tamamen öldürülmeden tahribatlarını durdurmak oldukça zordur. Kağıt eserleri termitlere karşı korumak için depo ortamının nemli, ılık ve hava sirkülasyonsuz olması gerekir. Ancak bu şartlar mantar ve böcek gelişimine neden olmaktadır. Bu nedenle termitlerin gelişme riski olan bölgelerde termit varlığı sık sık kontrol edilmeli ve termit tespit edildiğinde müdahale için mutlak surette ilgili uzman desteği alınmalıdır.
Kemirgenler, denince akla ilk gelen faredir. Fare veya diğer kemirgenler kağıt eserleri hem yiyerek, hem de sadece parçalayarak büyük zarar verirler. Genellikle geceleri faaliyet gösteren fareler uygun yaşam bölgelerinde hızla üreyebilmektedir. Fareler öldükleri zaman bedenleri böcek gelişim bölgesi haline gelir. Fare ve diğer kemirgenlerle mücadelede en etkin yöntem, eserlere ulaşmalarının engellenmesidir. Bu amaçla kağıt eserlerin bulunduğu ortamların iç ve dış izolasyonu düzgün yapılmalıdır.
Biyolojik Tahribat Nasıl Kontrol Edilir?
Kâgıt eserlerde tahribata neden olan mikroorganizmalar sporları aracılığıyla her yerde bulunabilen mantarlar ve bakterilerdir. Tek hücreli basit canlılar olan bakteriler çok nemli ve yeterli besin buldukları ortamlarda gelişip çoğalabilmektedirler. Mantar gelişimini etkileyen faktörler nem, sıcaklık, pH, hava sirkülasyonu ve tozdur. Yeterli hava dolaşımı olmayan arşiv ve depo ortamlarında lokal sıcaklık farklılığı ile nem-hava arasındaki yoğunluk farklılığı kuytu ve köşe yerlerde nem yoğunlaşmalarına neden olmaktadır. Bu ortamlar mantar gelişimi için ideal yerlerdir. Kağıt eserler her yerde bulunabilen birçok türden mikroorganizma ve böceğin temel besin kaynakları arasındadır. Bu canlılarla mücadelede öncelikle yapılması gereken uygulama, eserlerin uygun koşullarda muhafaza edilmesi ve biyolojik tahribat oluşumuna neden olabilecek unsurların engellenmesidir. Biyolojik tahribatların engellenmesi amacıyla Tapu ve Kadastro Müdürlükleri Arşivlerinde aşağıda sıralanan önlemler dikkatle uygulanmalıdır. . Kağıt eserlerin bulunduğu ortamın bağıl nemi % 45–55 arasında, sıcaklığı ise 18–20°C arasında sabit tutulmalıdır. Depoların havalandırılması düzenli aralıklarla yapılarak, ortamın tamamında temiz havanın dolaşım halinde olması sağlanmalıdır. Havalandırmada uçucu böceklerin ve sporların girişini engelleyecek hava süzgeçleri kullanılmalıdır.
Arşiv malzemelerine önleyici koruma yapmak için 3 faktör önemlidir. Birincisi; arşiv binalarının korunması, ikincisi; istilaya uğramış arşiv depolarının dezenfekte edilmesi, üçüncüsü ise; istilaya uğramış arşiv malzemelerinin dezenfekte edilmesidir.
Eserlerin ve bulundukları ortamın temizliği düzenli olarak yapılmalıdır. Temizlik için ıslak bez yerine HEPA filtreli süpürgeler tercih edilmelidir. Yeni gelen arşiv dokümantasyonu dezenfekte edilmeden, depoya konulmamalıdır. Eserlere temas edilmeden önce eller yıkanmalı veya pamuk eldiven kullanılmalıdır. Eserlerin bulunduğu ortamlarda hiçbir şey yenilip içilmemelidir. Eserlerin bulunduğu ortamda kapı, pencere ve duvarların yalıtımı kontrol altında tutulmalıdır. Kağıt eserlerin bulunduğu ortamlarda bitki bulundurulmamalıdır. Farelerle mücadelede, farelerin kağıt eserlerin bulunduğu ortamda ölerek böcek oluşumuna neden olabilecek pestisitler (ilaçlama amaçlı kimyasal madde ve karışımlar, fare zehirleri vb.) kullanılmamalıdır. Bunların yerine yapışkanlı veya mekanik tuzaklar kullanılmalıdır. Kâgıt eserlerin fumigasyonu (mikroorganizmalardan arındırma) kimyasal, fiziksel ve kontrollü atmosfer yöntemleriyle sağlanmaktadır. Mikroorganizma veya böceklerce istila edilmiş eserlerin fumigasyon işlemleri konservatör gözetiminde yapılmalıdır.
Temizlik sırasında kitapları art arda sıra halinde tutmak ve koleksiyon sırasını bozmamak önemlidir. Aynı rafta bulunan kitaplar aynı anda kaldırılmalıdır. Bunların taşıyıcı arabaya raf düzeninde yerleştirilmesi ve raf sırasının olabildiğince bozulmaması temizlik sonrasında kitapların tekrar rafa yerleştirilmesinde kolaylık sağlayacaktır. Temizlikte Hepa filtreli süpürge dışında bir de fırça kullanımı önemlidir, Fırçalar geleneksel olarak uzun zamandır temizlikte kullanılmaktadır. Eğer fırçaların metal halkası varsa temizliği yapılan eser ile temasa geçerek renk değişimi ve kazınmaya neden olmaması için metal kısım bant ile sarılmalıdır. Tozun metin içine geçmesini azaltmak için iç ve dış temizlikte farklı fırçalar kullanılmalıdır. Birbirinden ayırt edilebilmesi için fırçalar farklı renkte bantlar ile sarılabilir. Ayrıca, sadece fırça ile yapılan temizlikte tozun sadece yer değiştirdiğini unutmamak gerekir. Bu nedenle tozlu eserler önce elektrik süpürgesi ile temizlenmeli, sonra gerekirse fırça (tozu çeken bir çeker ocak içinde) kullanılarak temizlik yapılmalıdır.